Koltuk aşkı…
Koltuk tutkusu…
Koltuk sevdasıyla yanıp tutuşanlar…
Seçilmişler, atanmışlar…
Bu koltuk tutkusu varken içinizde, Hiç ölmeyecek gibi sarıldığınız makamlar, Bir gün altınızdan kayıp gidince ne olacak?
Koltuk uğruna feda ettiğiniz dostlarınız nerede şimdi?
İktidarın cazibesiyle kendinizi kaptırdığınız o günler, Şimdi size ne kadar uzak, değil mi?
Geçmişe dönüp bakalım…
Cumhuriyet tarihinden bugüne kaç cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, milletvekili, belediye başkanı gelip geçti?
Adlarını değil, sayısını bile hatırlamıyoruz artık.
Dün koltuklarında oturanlar, bugün kabirlerinde sessiz…
Ne koltuk kaldı geriye ne de makam…
Sadece toprakla buluşan bedenler…
Peki, Allah için söyleyin; Kaç kişi kendi hür iradesiyle o koltuklardan ayrıldı?
İnsan nefsi bazen doymak bilmez, Hep daha fazlasını ister…
Daha, daha, daha!
Makamlara ulaşmak için yanıp tutuşanlar, Dönüp bakın ardınıza…
Bugün o yerlerde kimler kaldı?
Geldiğiniz makamlarda gideceğinizi bilerek hareket edin, İnsanlara faydanız dokunsun.
Makamlardayken yapmadıklarınız, Koltuk sevdalılarına ders olsun!
Bir, iki, üç dönem seçilip doymayanlar, Şimdi bir kenarda bekleyenler…
Liderleri tarafından aday gösterilmeyip köşeye çekilenler…
Yıllarca yapışıp kaldıkları makamlar artık onlara ulaşılmaz oldu.
Hayat işte!
Nereden nereye…
İnsan “Ne oldum?” değil, “Ne olacağım?” demeli!
Herkes yükseklere ulaşabilir, ama zirve bambaşkadır.
Zirveye çok yakınken iblis insanın aklıyla oynar ve bir bakmışsınız en dibe düşmüşsünüz.
Oysa zirveye yakın olmak bile büyük bir başarıdır.
Ama kaybettiğinizde anlıyorsunuz o makamların değerini.
Her şeyin kıymeti kaybedilince anlaşılır ya hani…
Gerçekten anlaşılır mı peki?
Ulaşılmaz denilen makamlara gün gelip oturduğunuzda, Onların kıymetini gerçekten biliyor musunuz?
O koltuğun hakkını verebiliyor musunuz?
Koltuğa oturduğunuzda elinizi vicdanınıza koyup; “Bu koltukta vatandaşın sorumluluğu var!” diyebiliyor musunuz?
Bu sütunlara daha çok satır sığdırılabilir, ama bazen susmak da çok şey anlatır.
Tıpkı bazı koltuk hırslılarının yapamadığı gibi…
Son pişmanlık…
Fayda etmiyor.
Koltuklardan düşenler de iflah olmuyor ve yanlarında kimse kalmıyor…