Kırşehir Gönül Şehri, Gönüllülerin Şehri!
Sayın valim Kırşehir’e hoş geldiniz.
Anadolu’nun gönül şehrine gelenlere hoş gel dine gidilir âdettendir.
Bizde memleket gazetesi olarak Anadolu’nun Türkmen gönül şehrine gelen Yörük Türkmenlerinden vali beyi makamında ziyaret ettik.
Sayın valimize gönül şehri ne hoş geldiniz dedik.
Gönül şehri diyorum gerçekten Kırşehir gönül şehri.
Gönül dağı yüksek olsa da içinde taşıdığı gönül sevgisi engin.
Her kentin de tıpkı insanlarda bulunduğu gibi bir kimliği ve bir belleği vardır.
Bir şehrin gönül şehri olabilmesi, gönlü güzel insanların, bir araya gelmesiyle, o şehre gönül vermesiyle mümkün olur.
Gönül şehri olmak, bazı şehirlerin kaderinde vardır desek, yanlış bir ifade kullanmış olmayız.
Kırşehir’in coğrafi konumu, doğal ve tarihi dokusu, mimari yapısı, kentlinin ekonomik ve kültürel yaşayış biçimi, gelenek ve göreneği konusundaki özgünlüğü onun kimliğini oluşturur.
Bu kimlik; asırların birikimi, gelişimi ve oluşumuyla ortaya çıkar.
Bir kenti, özgün ve farklı kılan bu kimliktir.
Kent; mimarisi, yolları, bitki örtüsü, tarihi, folklorik değerleri, sosyal ve kültürel hayatı ile yaşar.
Bir şehri sevmek adına konuşuyorsanız, o şehre gönül vereceksiniz derlerdi büyükler.
BİZDE milletin gönlüne girme işi seçilmişlere, devletin gönlüne girme işi de atanmışlara bırakılmıştır.
Anlayışımız böyledir.
Son yıllarda bu geleneği Milletin gönlüne girmeye çalışan bir valiyi, gördüğümüzde de şaşıp kalırız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün kaymakamlara seslenirken...
Kaymakamların da yani atanmışların da milletin gönlüne girmek zorunda olduğunu şu sözlerle dile getirdi:
“Koltuğa oturmakla, resmi plakalı araçlara binmekle kimse devlet adamı olmaz.
Milletin gönlüne girilmeden hakiki devlet adamı olunmaz.”
Gönül vermek, kalplerimize huzur veren bir kavram.
Sev diyen sevdirecek, hem öyle bir sevdirecek ki, hiçbir şey beklemeden, karşılıksız seveceksiniz o şehri.
Geceniz, gündüzünüze karışacak!
İltifat beklemeyeceksiniz!
Övgüleri duymayacaksınız!
Aleyhte konuşanlara, konuşulanlara aldırmayacaksınız!
Sadece, şehrin sizi sevdiğinden emin olacak ve bu bana yeterde artar diyeceksiniz.
Kırşehir elbette bir gönül şehri, Ahi şehri, Hacı Bektaş, Şeyh Edebali Âşık Paşa, Yunus, Süleyman Türk- mani ozanların şehri.
Gönül şehri denildiğinde, Muharrem usta, Çekiç Ali, Neşet Ertaş, Âşık Sayıt Şemsi Yastaman daha birçok Gönüllerin bir olduğu, Kalplerin bir attığı, Acı sözlerin bala dönüştüğü?
Gönül şehrinde; Birlik olur!
Dirlik olur!
Ahenk olur!
Kardeşlik olur!
Beraberlik olur!
Dostluk olur!
Çiğlik olmaz!
Kem söze başvurulmaz!
Dostum denilenin ardından kuyular kazılmaz!
Tuzaklar kurulmaz!
Gönül şehri, gönüllerin şen olduğu şehirdir.
Gönüllerin huzur ve sükûn bulduğu şehirdir.
Şehrin güzelliği, orada yaşamış ve yaşayan insanların eserlerinde görülür.
Zira bu şehirden onlarca gönül eri yetişmiştir:
Vatandaşı ilgilendiren her soruna hemen çözüm gayreti gösteren, duyarlılıkta şovu sevmeyen, mütevazı Torosların, Türkmen, Yörük tam bir Anadolu evladı olan bir valimiz var...
Hoş geldiniz sayın valim, görevinizde başarılar diliyoruz.
Görevimizin gereği olarak kentimizin sorunların, eksiklerini, ihtiyaçlarını dile getirmeye devam edeceğiz.
Sizin yapacağınız iyi işlerde ise hep yanınızda olacağımızın bilinmesini isteriz...
Gönül şehri gülenlerin mutlu olanların şehrimize tekrar hoş geldiniz.