Bir zamanlar iktidarın umudu İMF Kemal’di.
Şimdi Ak iktidarının umudu hazine ve maliye bakanı Şimşek mi?
Ülkede enflasyon yaşanınca.
Zamlar, zumlar, çalmaya başlayınca.
Ülkede iktidarları alıyor bir heyecan.
Ne oldu böyle dercesine telaşlanmalar başlıyor.
Her gün zam zum.
Çarşı, Pazar, market, el yakıyor.
Halkın cebinde TL parası gün gün eriyor.
İnsanlar Altın, dolar, Euro yükleniyor.
İnsanların alım gücü azalıyor.
Ne yapsın iktidarlar şefaati Avrupa’da arıyor.
Avrupa olmadı Amerika’da sipariş ediliyor.
Düşüne biliyor musunuz seksen milyonluk ülkede ekonomiye dümen adamını Amerika’da sipariş ediyoruz.
Bağımsız ülkede ekonomi ya da İngiliz ataması ya da Amerika göndermesi.
Ecevit iktidarı dönemini hatırlayanlar bilir.
Ekonomi çöküyor diye telaşlanan dönemin iktidarının yardımına Amerika yetişiyor.
Alın size İMF Kemal diyor.
Bir ara, ekonominin başına İMF Dervişi göndermişlerdi!
ABD Derviş'i nasıl bir şey diye, herkes havaalanı yolunu tutmuştu.
Derviş gördüğü ilgiden şaşkına dönmüştü.
Ekranlarda her gün Derviş haberleri?
Nerdeyse "Türkiye'den haberler" yerini, "Derviş'ten haberler" almıştı:
"Derviş simitçiye girdi", "Derviş tenis oynadı", "Derviş taksicilerle buluştu" vs vs…
Bugün geriye doğru gidiş başladı yeninden ekonomiye can suyu olarak bir zamanlar bakan yeninden getirildi.
Merkez Bankası başkanları ithal geliyor.
Bakan işi biliyor deniyor.
Vergiler halkı eziyor ilerleyen günlerde acısı çıkar deniyor.
Halk zamların altında inliyor.
Maliye bakanı her gün halkın üzerine vergi yağmuru veriyor.
Bir hikâyeyle biraz gülelim dedim.
1950’li yıllarda Amerikalı mühendisler gelmiş Türkiye’ye.
Küçük Amerika olacağız diye ilk heveslendiğimiz günler.
Bir kısım imar çalışmalarına rehberlik ediyorlarmış.
O zamanlarda bizde yol güzergahını belirleyecek alet yok, eleman yok.. Nafia mühendisleri eşeği yokuşa sürüyorlar, arkasından elemanlar şerit metre çekiyor ve eşeğin ayak izlerine kazık çakıp istikamet belirliyorlarmış. Bunu gören Amerikalı mühendis, pratiği kavrayamamış ve sormuş:
“Ne yapıyorlar böyle?
Rampada yolun güzergâhını belirliyorlar.
Nasıl yani, anlayamadım?
Eşek % 7 eğimin üstüne çıkmaz, biz de eşeğin izinde kazık çakıp rampada yol güzergâhı belirliyoruz.
Demişler.
Amerikalı katılarak gülmeye başlamış.
Yatışınca da sormuş:
Peki, eşek bulamayınca ne yapıyorsunuz?
Yetkili cevap vermiş:
Amerika’dan mühendis getirtiyoruz.
Demişler.