Allah tin süresinde yaratılanlarında üstünde efendisi, en saygını olarak insanı yaratıp nimetleri üzere yemin ederek arz ediyor


Allah  cc.  bütün alemi, kainatı yarattı daha sonra içerisini bütün canlıların en güzel bir şekilde istifade edebilmesi için içini süsledi bitkilerle yiyeceklerle donattı. Daha sonrada mahlukatın içinde alemin en şereflisi ve saygınlığı olan bütün alemi emrine sunduğu insanı yarattı. İnsana kulluk görevini bu
ve bu görevinde en iyi şekilde yerine getirebilmesi için çeşitli evreler ve imtihanlar koydu. Sadece insanlık görevini bilmek bu görevini en iyi şekilde yerine getirmek için. Düşünelim bir kere rab insanı yarattı akıl verdi irade verdi. Nimetleri önüne serdi. Ve ey insan ben sizlere bu nimetleri verdim. Görelim sizler nasıl davranacaksınız hal be hareketleriniz nasıl olacak. Teşekkür mü edeceksiniz isyan mı edeceksiniz? Verilenlere şükür mü edeceksiniz hamdüsenalar mı edeceksiniz yoksa hala doymayıp isyan mı edeceksiniz buyurdu. 
   Bütün olacaklar insanın ömrü içerisindedir kulun önüne serildi. 
    Halbu ki yaratan rab bizim hiç bir şeyimize ihtiyacı yoktur. Kul istediği gibi kendisine verilen ömründe iradesi dâhilinde kullanır. 
   Yaratan rab Kuranda Tin suresinde: Tin suresinin Arapça okunuşu şu şekildedir: “Vettiyni vezzeytuni. Veturi siyniyne. Ve hazel beledil emiyni. Lekad halak nel insane fiy ahseni takviym. Sümme reded nahü esfele safiliyne. İnnelleziyne amenu ve amilussalihati felehum ecrun gayru memnun. Fema yukezzi buke badı biddiin. Eleysallahu bi ahkemil hakimiyn.”
Tin suresinin Türkçe okunuşu şu şekildedir: Tin ve Zeytun'a and olsun. Sina dağına da and olsun. Bu güvenli olan şehre de andolsun ki, biz gerçekten de insanı en güzel şekilde yarattık. Sonra onu aşağıların da aşağısına indirdik. Ancak iman edip de salih ameller işleyenler farklı. Onlar için devamlı mükâfat vardır. Böyleyken hangi şey sana cezayı yalanlatıyor? Allah hükmedenlerin de hükmedeni değil midir?
   Allah tin süresinde yaratılanlarında üstünde efendisi, en saygını olarak insanı yaratıp nimetleri üzere yemin ederek arz ediyor ve buyuruyor ki sonra onların bazılarını yani kulluk görevini eksik olarak yapıp isyan edenlerinde en aşağı derecelere çektiğini beyan ederek, bunların içinde şükür ve hamd erenlerin fazilet bakımından en üstünlerinin kendisine olan bağlılıklarını ibadetlerini yerine getirenlerin olduğunu bunlarında mükafatlarının verileceğini beyan ediyor.
  Allah cc biz kullarının önüne o kadar rızıklar nimetler güzellikler sunmuş ki kul ancak bunu bütün ömrü boyunca kullandıklarının cüzi bir kısmı için ancak şükreder.
   Bütün nimetler önümüze serilmiş içlerinde bir ekmek parçasını yere düşmesini günah sayarken nimet diye öpüp başımız üzerinde tutarken diğer nimetlere aldırış bile etmeyiz. Halbuki Allah cc bütün verdikleri nimettir kıymeti bilinmelidir. Bugün filistinde Gazze’de müslümanlar yiyecek nimet bulamaz iken bizler çeşitli nimetler içerisinde gark olup bilmem kaç çeşitle orucunuzu açarken  bütün ekmek ve nimetleri çöpe koymamız şükürsüzlük değilde nedir? Biz sizleri yarattık sonrada en aşağıya indirdik buyurmuyor mu? Ancak iman edip güzel ameller işleyenler hariç buyuruyor.
  Sağlıcakla kalın.