Kurallar yerine getirilseydi, o insanlar bugün yaşıyor olacaktı.
Yangın değil yetmiş altı canı ihmal öldürdü.
Giden canlar gelmiyor.
Yaşananlardan ibret alınmıyor.
Mesullerden hiç hesap sorulmuyor.
Neden hep suçlu aranıyor.
Ölenlerin acısı yüreklerde kalıyor.
Yetkililer sorumlular nerde duruyor.
Olaylar oluyor yetkililer meydana çıkıyor.
İktidarı, muhalefeti, seçilmişi, atanmışı suçlu peşinde yorumlar yapılıyor.
Her zaman aynı manzara oluyor.
Makamlarda oturmayın işinizi yapın diyenler horlanıyor.
Unutmayınız ki oturduğunuz makamlar sizlerin hizmet makamı.
Bolu Kartal tatil otelde yetmiş altı masumlar yandı, kül oldu, dumanlar arsında boğuldular.
Bunların suçlusu görevini yapmayanlar.
Bugün ölenler topraklara büründü.
İktidarı muhalefeti cenazelerin kabrinde durdu.
Suçlular masum rolüne büründü.
Ülke kartal otel yangın olayında ölenlerin acısıyla yasta.
Her zaman aynı manzara.
Deprem olur suçlu ararsınız.
Ruhsatı veren, imara açan, suçlu olmaz. Müteahhit gözetim altına alınır.
Bu inşaatı yapan Müteahhit doğru, bunun kontrolü siz devlet değil misiniz?
Sel felaketi olur suçlu aranır,
Dere yataklarını imar yapım ve inşaat izni veren kim.
Maden ocağı çöker suçlu aranır.
Buraya maden açıp işletme ruhsatını veren devlet değil mi?
Trafik kazası olur suçlu aranır.
Terör saldırıları patlamalar olur suçlu ararız.
Hırsızlık olur hırsızı polis yakalar adliye bırakır.
Otobüsün kaptanı uyur suçlu ararız.
Suçlu siz seçilmişler atanmışlar değil misiniz?
Siz neden görevlerinizi yapmıyorsunuz.
Sizlere emanet masum canlar ölünce mi göreviniz başlıyor.
Ne olur seçilmiş atanmış bir günde göreviniz tam yapınız.
Yangınlar geçmişte de olmuş, bugün de oldu, yarında olacak. Bundan sonra her birimizin yaşanılan acıdan ders alıp, yapılacak her işletme usulüne uygun yapılması için gereken tedbirlerin alınması önemli.
Daha fazla kazanmak için insan hayatını hiçe sayan, tedbir almayan denetlemeyen sorumlular acaba;
Kızılderili Şefi Seattle'ın "Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak" dediğini anlamışlar mıdır?