Müslüman coğrafyada yaşayan her insan mümin olarak yaşamıyor.

Camiler gölgesinde hocalar önünde kafir olarak ölüyor.
Ezanların okunduğu, camilerin bulunduğu topraklarda hüküm Allah’ın denmiyor.
Müslüman nüfusunda olanların yaşam alanlarında Allah, Kuran, Peygamber yok.
Yaşarken müminlere hakaret edeceksin, aşağılayıp küçümseyeceksin, rahmet isteyip sonrada Müslümanlar gibi gömüleceksin.
Dünyada firavunlar gibi yaşayacaksın, Karunlar gibi mal yığacaksın ölünce de Hz. Musa gibi gömüleceksin.
Kusura bakmayın Kuran’a dayalı dinde öyle müslümanlık yok.
Ebu Cehilde bunlar gibi ben Kabe’de doğdum, Hacer-ü'l Esvede her gün el sürer öperdim, Hac ederdim, Namaz kılardım üç aylarda da oruç tutardım, atalarımın dinindeydim.
Hz. Muhammed’in Vahyi Kuran’ın hükümlerini hayatıma, yaşantıma koymadım fakat Kabe’nin ehlindeyim demişti.
Allah, içinde yaşadığımız bu dünyayı ve bütün varlıkları geçici bir zaman için yaratmıştır. 
Bu geçici zaman diliminde yaşadığımız hayata dünya hayatı, dünya hayatının bitişi ile başlayacak olan hayata ise ahiret hayatı denilmektedir. 
Hayatın boyunca ömrünü Allah’a isyanla tüketeceksin sonrada ölünce Allah rahmet etsin diyeceksiniz.
Kusura bakmayınız Allah’ın rahmeti müminler için. 
Allah’a Kuran’a, peygambere tabi olanlar Rahmete erenler.
Hayat boyu Allah’a, Kuran’a, Peygambere muhalefetlik edeceksin sonrada öleceksin, cemaatten rahmet isteyeceksin.
İnsanoğlu, doğum ile geldiği bu fâni hayatta belli bir ömür sürdükten sonra ölüm ile dünyaya veda edecek, ahiret hayatına adımını atacaktır. 
İnsan için geçici olan dünya hayatı, ahiret hayatının nasıl olacağını belirleyen bir zaman dilimidir. 
Dünya hayatında ne yapılırsa, ahiret hayatında kişinin karşısına çıkacak olan odur. 
Allah şöyle buyurmaktadır:
“Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür. 
Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür.” 
Ahirete iman, bütün semavî dinlerde olduğu gibi İslam dininde de temel iman esaslarından sayılmıştır. 
Ülkede dünyalık şöhretliler İslam’a göre yaşamak diye derdinin olmadığı ve hevasına göre yaşayıp sonrada mübarek ayda öldü deniyor.
Şarkıcı diye biri ölmüş yaşarken gelmediği, secdeye durmadığı camide yer yerinde oynuyor rahmet okunup tekbir getiriliyor nerdeyse evliya ilan edecekler.
İslami Bilinci Olmayan Halkı Geçtik, bazı cami İslamcılarının bile rahmet okumaları ne garip değil mi?
Adamın biri cuma günü ölmüş ve gömmüşler. 
Oğlu, hocaya gitmiş ve:
“Babam cuma günü öldü, öbür tarafta nasıl karşılanır?
diye sormuş. 
Hoca, sormuş: 
Abdest alıp namaz kılar mıydı?
Hayır ama cuma günü öldü.
Camiye gider Hac, ümre yapar zekât, sadaka verdi mi?
Yoktu ama cuma günü öldü.
Yalanı, rüşveti, faizi, kumarı, zinası içkisi var mıydı?
Vardı ama cuma günü öldü.
Yalan dolan var mıydı?
Evet ama cuma günü öldü.
Hoca, sonunda sinirlenmiş ve şöyle yanıt vermiş:
Cuma günü ellemezler ama cumartesi anasını bellerler!
Demiş.