AK Parti Kırşehir 8. Olağan Merkez İlçe Kongresi, 26 Ekim 2024 tarihinde Neşet Ertaş Kongre ve Kültür Merkezi'nde yoğun bir katılımla toplandı. Kongrede mevcut Merkez İlçe Başkanı Avukat Ali Demir yeniden başkan seçildi. Başkan Demir, kürsüde yaptığı teşekkür konuşmasında partililere ve teşkilat mensuplarına destekleri için minnettarlığını ifade ederken, birlik ve dayanışma mesajları verdi. Demir'in ardından kürsüye gelen AK Parti Kırşehir Milletvekili Necmettin Erkan, ülkenin kritik süreçlerinden geçtiğini belirterek, AK Parti'nin Türkiye'nin geleceği için taşıdığı önemden bahsetti. Vekil Erkan yapmış olduğu konuşmada,
“Kıymetli Kırşehirli Hemşerilerim, değerli yol arkadaşlarım, dava arkadaşlarım, kadın kolları teşkilatımızın kıymetli mensupları, gençlik kollarımızın değerli üyeleri, basın mensubumuzun güzide temsilcileri, kıymetli hanımefendiler, beyefendiler sizleri en kalbi duygularımla, hürmet ve muhabbetle selamlıyorum.
Bugün burada Kırşehir’imizin Merkez İlçe 8. Olağan Kongresi için toplanmış bulunmaktayız. Kongremizin; ülkemiz, milletimiz ve demokrasimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Hepiniz hoş geldiniz, esenlik getirdiniz. Kurulduğu günden bu yana, Merkez İlçe Teşkilatımızda vazife almış bütün dava ve yol arkadaşlarıma, en samimi şükranlarımı sunuyorum. Sadece seçim çalışmalarında değil, her daim memleketimize hizmet için Kırşehir’i adım adım dolaşan, bütün dava ve yol arkadaşlarımıza teşekkürlerimi iletiyorum. Geçmiş yıllarda Ahirete irtihal etmiş dava ve yol arkadaşlarıma, Rabbimden rahmet niyaz ediyorum. Aynı uğurda alın teri döktüğümüz, memlekete hizmet için hemhal olan, bütün dava ve yol arkadaşlarıma en kalbi duygularımla selamlarımı iletiyorum.
İyi ki varsınız, iyi ki biriz, iyi ki beraberiz, hepinizden Allah razı olsun.
Değerli kardeşlerim, çetin ve zor bir süreçten geçiyoruz. Bu hafta Ankara’da TUSAŞ’a düzenlenen hain saldırı, hem zamanlaması, hem de hedeflenen yer itibariyle oldukça Manidardır! Terörün kokuşmuş karanlık dehlizlerinde tezgahlanan bu menfur saldırı, sadece istikbalimizi değil, dirliğimizi ve birliğimizi de hedef almıştır. Trablusgarp’ta, Balkanlar’da, Çanakkale’de ve dahi İstiklal Harbi’nde bu vatanın bekasına ve milletin istikbaline düşman olanlar, bugün yine bir araya gelmiş, taşeronları vasıtasıyla tarih boyunca olduğu gibi bir kez daha aynı kirli oyunu oynamaktadır. Hatırlayınız lütfen! Biz bu oyunu; Gezi Parkı’nda, 17-25’te, Hendek Olaylarında, 15 Temmuz’da yine gördük! Hepsinde aynı senaryo, hepsinin arkasında aynı akıl ve aynı kirli el vardı! Türkiye’nin bekasına göz dikenlerin, birliğine helal getirmeye çalışanların, kardeşliğini istemeyenlerin, her daim tetikte olduğunu bizlere bir kez daha göstermiştir. Unutulmasın ki! Bu milletin İstiklali’ne, Büyük Türkiye hayaline uzanan her el kırılmaya, zihniyetleri ise ayaklarımızın altında zelil ve perişan olmaya mahkumdur.
Çok kıymetli dava arkadaşlarım;
Biz Türkiye Yüzyılı dedikçe, Türkiye’nin gücüne güç kattıkça, coğrafyamızda yeni oyunlar oynandığına şahit oluyoruz. Bakınız Filistin’e! İsrail’in başlattığı soykırım bir yılı aşkındır sürmektedir. Kadın, çocuk demeden masumlar katledilmektedir. Dünya ise bu soykırıma sessiz kalmaktadır! Bu utanç sessizliğinde yükselen tek ses ise yine Türkiye’nin sesidir! Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, uluslararası tüm platformlarda, bu insanlık terörüne karşı çıkmakta, dünyaya İsrail’in vahşetini haykırmaktadır. Türkiye, pek çok konuda olduğu gibi Filistin meselesinde de dünyanın vicdanı olmuştur. İsrail topraklarını daha da genişletme arzusundadır. Irak ve Suriye üzerinden Türkiye’ye yönelik kaos planları güncellenmektedir. Tüm bunlar coğrafyamızda, yeni bir dönüşümün, değişimin haberini vermektedir. Bu dönüşümü kurgulayanların hedefi tektir! Hedefte, Türkiye’nin birliği ve dirliği vardır. Buradan bir kez daha duyurmakta fayda var! Ey gafiller! Türkiye, her karışı şehit kanlarıyla sulanmış, evlatlarını toprağa verirken, düşmanı sevindirmemek için gözyaşı dahi dökmeyen anaların diyarıdır. Türkiye, “Bir oğlum daha olsa bu vatan için onu da feda ederim.” diyen yiğitlerin yurdudur. Şunu bilin ki, bu ülkenin her bir evladı, sizlerin hesaplarını bozacak kudrette ve kabiliyettedir. Bu milleti; boğmaya, parçalamaya, mahvetmeye hazır olan şer odakları ve onların taşeronları bilsinler ki, istikbalimize ve istiklalimize kasteden hiçbir yapı ve, hiçbir terör örgütü emellerine ulaşamayacaktır.
Değerli dostlarım, kıymetli dava arkadaşlarım, Mustafa Kemal, Anadolu işgal edilirken,
Milli mücadelenin meşalesini yakmış ve “iç cephe” diyerek kurtuluşun ancak bu vasıtayla sağlanabileceğini söylemiştir. Peki nedir bu “iç cephe”? Mesele memleket meselesi, diyerek hiçbir ayrım yapmaksızın bu topraklarda yaşanan her vatan evladının, milli bir şuurla, “dış cepheye” karşı yan yana omuz omuza mücadele vermesidir. Bu iradede, ayrı gayrı yoktur! Bu fikirde, topyekûn bir şuurla, ayağa kalkmak vardır! Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bundan haftalar öncesinde “iç cephe” derken, karanlığa ıslık çalanlar, Ankara’daki terör saldırısı sonrası felaket tellallığı yapmaktadır. Meseleyi iç politika konusu haline getirip, CHP ile birlikte kayıkçı kavgasına tutuşmaktadır! Filikaları, fiyakaları kadar berbat olanlar, umarız tarihten ders alırlar.
Kusur arayıp huzur bozanlar, usulü geçip esası ıskalayanlar, sıkılı elleriyle uzlaşma arayanlar, fısıltılarla siyaset yapmaya çalışmaktadırlar. Bunlardan olmaz! Bunlar memleketi de bu toprağın insanını da anlayamaz! İşte bu yüzden, siz değerli teşkilat mensuplarımıza velhasıl AK Partimize bu ülkenin her zamankinden daha fazla ihtiyacı vardır. Çünkü AK Parti, Türkiye’dir! Çünkü AK Parti milletin kendisidir!” ifadelerine yer verdi.