Beş yıl makamlardan olanlar yok artık.
Dünyayı ben yarattım diye gezenler görünmez oldu.
Makamlarında güç alanlar kayıp oldu.
Döner deri koltuklara oturanların kıçları koltuksuz kaldı
Ey insanoğlu güvenme makamlarına, gücüne, saltanatına bunların sonu var unutma.
Dün senin gibi gezenler bugün kabirlerde.
Bugün seçilenlere de sözümüz var.
Makamlar güç katanlardan olunuz.
Makamlarda güç almayınız, gücü size veren halktan alınız.
Size oy verenler kulak veriniz.
Sizleri o makamlara seçenleri dinleyiniz.
Şunu unutmayınız ki.
Hangi makamlarda olursanız olun.
Hepsi gelip geçici.
Yüklenmiş olduğunuz görev ve makamların vebali hem ağır hem de büyük.
Bunun bilincinde değilseniz vay halinize.
Türkiye genelinde ve ilimizde Belediye Başkanlığı adaylık süreci yaşadık.
Sular duruldu, yeni seçilenler makamlar kuruldu.
Kimileri mazbatasını almadan kelle almaya koştu.
Belediye başkanlığı bir ölümlü fani için Hesap gününü düşünenler, kul hakkını bilenler için kutsal görevlerden.
Başkan demek, vatandaşın hakkını koruyan adaleti, hakkı üstün tutan halkın cenazesinde ve düğününde en yakın olanı demek.
Acı gününde yasını alan, mutlu gününde yanında olan.
Seçilmiş insanlar yeter ki, hak ve halk insanı olabilsin.
Seçilen başkan yemeyen, yedirmeyen, hakka ve halka hesap verebilir, şeffaf ve dürüst olsun.
İhaleleri halka açık, hak edenlere şaibesiz verebilsin.
Ülke genelinde ve ilimiz Kırşehir’de Seçimler heyecanlı geçti mi derseniz çokta heyecanlı denemezdi.
Sanki sonuçlar haftalar öncesinde belli gibiydi.
İnsanların birçoğu sandığa gitmedi.
Gidenlerde sanırım AK Partiye ders olsun diye CHP’ye ödünç oy verdi.
Seçime damga vuran unsurlar seçimi belirledi.
Emeklinin küskün olduğu.
Ekonominin zor bir dönemden geçtiği.
Egosu tavan yapmış, kibir abidesi siyasilere kızgın bir ortamda.
Derin yoksulluğun hüküm sürdüğü.
Bir seçim atmosferi yaşadık.
Tüyü bitmemiş yetimlerin ve çocukların hakkını yemeden.
Yandaş, hemşeri, partili seçmen ayrımı yapmadan.
Sevgiyle, emekle ve hakkını verdikten sonra.
Başarısız olmak ne mümkün.
Gelelim gözlemlerime.
Halka rağmen benim diyenleri sandığa gömüyor.
Esnaf sadece seçim zamanı gelen siyasileri istemiyor.
Bunu bir daha Kırşehir seçmeni atanmış adayda gösterdi.
Gözlerine perde çekmişler biz atarız diyenlere ders olur mu dersiniz.
Kırşehir cazibe merkezi olmak için seçilmiş başkandan ve belediyeden destek ve proje bekliyor.
Sorunlar belli.
Çözüm belli.
Seçimden sonra.
Seçim süreci şunu gösterdi ki, seçmen susuyor.
Sabrediyor, sineye çekiyor.
Sandıkta son sözü söylüyor.
İçi boş sloganlarla vatandaşın itibar etmediği ortada.
Kaybedenler seçimlerde sandığa gitmeyen vatandaşa ulaşmalı.
Sebepleri öğrenilmeli, insanı esas alan politikalar üretilmeli.
Belediyeler hizmetlerin odağına hakkı ve insanı koymadıkça.
Bir dönem sonra sandığa gömülmeye mahkûm.