DÜNYA

İnsan şu daracık ömründe neler görüp neler yaşamaz ki bazen acılarla dolu bazen geçmek bilmeyen gün.

Kiminin ömrü ahlarla kimi sevki sefasını sürer ne geçmeyen gün nede bitmeyen bir ömür. Her şey bir sondan ibarettir.
Dünya dedikleri ne ki
Üç günlük yol kimi uzun kimi kısa
Bazen gülücüklerle dolu
Bazen zorluklarla bir yol.
 
Bazen çöker içine bir sızı sanki bitmek bilmeyen yol
Kimine gülücükler dağıtır 
Kimine ne acı ile dolu

Kimi tutturur bir yol
Ne uzar ne kısalır
Her şey aynı her şey boş
Kâh ağlar kâh gülersin

Neşelenir içine dalarsın
Hepsi koskocaman üç yıl
Evvelin toprak sonun toprak
Üstünü kapatır birkaç yaprak
Dünya dediğin ne ki
Üç günlük yol.
Sanırsın gitmekle bitmez
Zaman gelir bacan tütmez
Açmaz kimse kapını
Dönüp bakmaz
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol

Ömür ne kadar şaşır ne uzar.
Sanki bir gün gibi gelir geçer
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol.
Bir gün gelir bozulmuş bağa dönersin
Mum ışığı gibi sönersin
Dünya dedikleri in ne ki üç günlük yol.


Bazen her yanın ışıklarla doludur
Sana gülücükler saçar
Bazen kalmaz kimse senden kaçar 
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol.


Ekilip biçilmiş tarlaya dönersin
Bırakırlar nadasa kimse bakmaz yüzüne
Dönmek istesen de dönemezsin özüne.
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol.


Saçlarına aklar düşer gözlerin görmez.

Kaçar herkes yanına gelmez.
Sanma kimse iyilik bilmez
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol.


Ne oğlun kalır ne kızın
Yüzüne bakmaz kınalı kuzun
Kurumuş ağaca dönersin taşlarlar seni.
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol.


Ayakların üç olmuştur belin bükük
Giydiğin esvaplar hep sökük elinde baston

Ayağında kocaman basık 
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol.


Dünya dediğin ne ki
Sanki bir oyun bahçesi
Kimi salıncakta sallanır 
Kimi kumlara belenir
Dünya dediğin ne ki üç günlük yol.