Dünden Bugüne

“Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece, bilmiyorum ne haldeyim, gidiyorum  gündüz gece" ne güzel demiş Yunus ne gitmekle yollar bitiyor ne uyumakla ömür bitiyor.

Gece gündüz demeden ömür gidiyor. İstediğin kadar dinlen, koş, yorul, dağlar aş, çalış, didin, kazan, üstüne koy ister milyarder desinler isterse hiçbir şeyin olmasın fakir desinler ömür ikisi arasında gidip gelen insan sadece didinip duran ömrünü ya dünyanın malı için çalıp yorulan ya Harun misali malını Allah yolunda infak eden ya da Karun gibi servetlerinin üstüne kurulup ilahlık taslayan. Ne kaldı geriye Harun ahiret hayatının güzelliği Karun cehennem çukuru ile yad edilmedi mi?
İnsan bir dünü ile başlar hayata geçer ömrü dalar dünyanın zevki sefasını ekler üzerine malını mülkünü doymaz dünyanın malına bugünü için sadece boğazından geçen malıdır ya lokma helal ya da haramlardan geriye kalan güzel bir yad. Sanki hoş bir sabah bazı sabahtan kalan. Bazen hayat bülbülün ötüşü gibi dalar kuşa, bazen de baykuş gibi viranelerde geçen ömür gibi gelip geçer içinde ne varsa yanında kalan bugünün değerlendirmene bağlı seninle olan. Yarının bari güzel olsun ikisi arasında kıyaslamayın. Ya bir yaz ya da bahar, sanki mevsimlerden kış olmasın ömür. Geriye kalan sadece yaptıklarından…
    Ne aşağıda kalıp değer verme dünyalıklara ne üstün olup hor görme aşağıdakileri alçak gönüllü hoş görülü ol kim ne derse desin ömür dediğin ne ki dün, bugün, yarın. Başka ne var ki geriye kalan. İnsan bu ya taşıdığın bir can bir nefes ne zaman nerde onu da bilmen mümkün değil sana verilen az bir şey boşuna harcama havai hevesine bir gün gibi gelir geçer. Bazen güler inişli yol gibidir nasıl geçtiğini bile bilemezsin bazen de dik bir yokuş gibi gitme ile bitiremezsin aynı gün değişen birkaç saniye ama sen yaşantıyı değiştiremezsin. Ömür bazen törpülenir çileler bazen akar bir su misali berrak duru şırıl şırıl. İkisi arasında aldığın hayra vesile olsun. Dünden bugüne kalan hoş bir seda gerisi boş. Sağlıcakla esen kalın.